Skandal ‘Yenidoğan davası’nda ortaya çıktı! Hekimlikten men edildiği halde ameliyat ettiği hasta öldü – Son Dakika Türkiye Haberleri

“Yenidoğan Çetesi” soruşturmasında adı geçen özel bir hastanenin başhekimi Semiha Yavuz ve menajeri Mustafa Kazan’ın telefonlarının dinlenmesi nedeniyle hekimlik yapmaktan men edilen Erol Vural’ın, bazı cerrahi operasyonlar geçirdiği ve resmi belgelerde çok sayıda doktorun pulunun kullanıldığı belirlendi.
MESLEĞİNDEN KESİLEN DOKTOR
Aynı hastanede mide küçültme ameliyatı sonrası hayatını kaybeden 23 yaşındaki Semanur Aydın’ın ölümüyle ilgili soruşturma başlatıldı. Aydın’ın ameliyatını Erol Vural’ın yaptığı belirtildi.
Büyükçekmece Başsavcılığı, aralarında hastane yöneticilerinin de bulunduğu 7 şüpheli hakkında rapor hazırladı.
TELEFON GÖRÜŞMELERİNİN KAYITLARI EKLENDİ
Muhtırada şüphelilerin telefon görüşmelerinin kayıtları da yer aldı. Şüpheli Mustafa Kazan’ın telefon görüşmesinde, Erol Vural’ın yapacağı ameliyatta başka bir doktorun imza ve kaşesinin kullanılacağını belirttiği belirtildi.
Kazan’ın görüşmede, “Diyelim ki kamera görüntüsü yok, ne ceza alırsa çeksin, ameliyatı Şaban Hoca yaptı, bilemeyiz” dediği iddia edildi. Özette Semanur Aydın’ın eşi Ali Aydın da ameliyatı Erol Vural’ın yaptığını belirtti.
Ayrıca Birinci İstanbul Adli Tıp İhtisas Kurulu kararında, mağdurun ölüm nedeninin mide küçültme ameliyatı ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana geldiği belirtildi.
Semanur Aydın’ın babası Doğan Yelboy, şunları söyledi: “Kızım mide ameliyatı için Bağcılar Hastanesi’ne gitti. Ameliyatı Doktor Erol Vural burada gerçekleştirdi. Ameliyattan sonra kızımın durumu kötüleşince damadım ve ben gece yarısı Doktor Erol’u telefonla arayarak kendini kötü hissettiğini söyleyerek gelmesini istedik. İlk aramada cevap vermedi. Daha sonra ikinci kez aradığımızda telefona cevap verdi.” hastaneye gelecek misin?” diye sordum. “Gelmeme gerek yok, hemşirelerim var. “Hemşirelerim seninle ilgilenecek” dedi ve telefonu kapattı.
“BOŞ KAĞIDI İMZALAMAZSANIZ CENAZE VERMEYECEĞİZ DEMİŞTİ”
Yelboy, açıklamasına şöyle devam etti: “Arnavutköy Devlet Hastanesi’ndeki doktor bana şunu söyledi: ‘Bu ameliyatı kim yaptıysa kardeşim, ilgilensin. Bizim müdahale etmemiz tehlikeli olabilir.’ Daha sonra damadımla birlikte onu hastaneden çıkarıp Bağcılar Hastanesi’ne götürürken kızım 1 dakika sonra kustu. Damadım eliyle dilini çekerek nefes almasına yardımcı oldu. Kızımı sedyeye yatırdığımda kısa boylu, deri ceketli, deri ayakkabılı bir adam geldi ve “Ben bu hastanenin sahibiyim, hiçbir sorun yok” dedi. Bütün doktorlarımı hastanıza bağlıyorum. “Korkma” dedi. Yapamadık kızımı sedyeye koyduk, 10 dakika kadar bekledik. Daha sonra damadım Ali arabayı kaldırdı ve içeri almamız için bir kenara koydu. Bu süreçte Erol Vural’ı 30’dan fazla aradım. Eşim Sariye beni telefonundan 16-17 kez aradı. Erol Vural’ı da defalarca aradım. Bir buçuk saat sonra hastaneye geldi. O sırada kızıma kalp masajı yapıyorlardı. Yaklaşık 3 saat boyunca odada beklediler. Daha sonra polis geldi. Damadım sinir krizi geçirdi ve duvara yumruk attı. Daha sonra polis Erol Vural’ı 5’inci kata çıkardı. Kızımın öldüğünü anladım. Daha sonra hastanenin sahibi olduğunu belirttiğim sarışın genç bir kız yanımıza geldi ve bana anlattığınız Semiha Yavuz fotoğrafı göstererek kendisini hastane müdürü olarak tanıttığını söyledi. Damadım için boş kağıt üzerinde imza. Bunu kaldırmaya çalıştılar. “Yapmayacaklarını söylediler Eğer imzalamazsak cesedi teslim edin” dedi.
“OPERASYONU ŞABAN COŞKUN GERÇEKLEŞTİRDİ”
Sanık Erol Vural, savunmasında şunları söyledi: “2015 yılında yaptığım obezite ameliyatı nedeniyle 2019 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından geçici olarak meslekten yasaklandım. Bir süre sonra yasak kaldırıldı. Eylül 2023’te aynı tıbbi kayıttan dolayı karar tarafıma bildirildi. Bu süre zarfında aktif olarak çalışmayı bıraktım. Meslek yasağım Eylül 2024’te sona erdi. Semanur Aydın 18 Aralık’ta hastaneye geldi. 2023 tüp mide ameliyatı olacak. Hepsi Dr. Şaban Coşkun, tetkiklerin ardından aynı gün tüp mide ameliyatı gerçekleştirdi. Sonraki 2 gündeki gözlemleri normal olup taburcu edildi. Hasta 26 Aralık 2023 tarihinde bulantı, kusma ve ağrı şikayeti ile başvurdu. Dr. Şaban’la iletişime geçtim. Gelip hastaneye kaldırılabileceğini söyledi. Hepsi aynı gün gerekli ve Ertesi gün hastaya tetkikler yapıldı ve doktor çıkmamasını söylemesine rağmen hasta kendi isteğiyle hastaneden ayrıldı. Ertesi gün öğleden sonra beni tekrar aradılar. Arnavutköy devlet hastanesine gittiler, beni aradılar ve 2 saat beklediklerini, kimsenin bir şey yapmadığını söylediler. Bağcılar Hastanesi’ne gelebileceklerini söyledim. Hastaneye vardıklarında acil serviste gerekli ameliyatı yapan ekipten hastanın hayatını kaybettiğini öğrendim. Olayla ilgili iddiaları kabul etmiyorum dedi.
20 YILDAN 37 YIL 6 AYA KADAR HAPİS CEZASI
Büyükçekmece Başsavcılığı’nda hazırlanan raporda, Cem Türker Öztürk, Erol Vural, Mustafa Kazan, Orhan Gündemer, Refik Arslan, Semiha Yavuz ve Şaban Coşkun’a “yıkma, gizleme veya değiştirme” suçlarından 20’şer yıldan 37 yıl 6 aya kadar hapis cezası verildi. belge suçluları”. Deliller’, ‘Taksirle kasten adam öldürme’, ‘Resmi belgelerde tahrifat’. Hapis cezası istendi.